Onarıcı adalet
anlayışı, 1980’li yıllardan bu yana dünya gündemindedir. Tokyo Kuralları olarak
da bilinen Hapis Dışı Tedbirlere İlişkin Birleşmiş Milletler Minimum Standart
Kuralları[1] da
bu alandaki gayretlerin sonucudur. Onarıcı adalet anlayışının, geleneksel
cezalandırıcı adelet anlayışından temel farkı suç mağdurunun mağduriyetinin
fail/suçlu tarafından giderimidir. Onarıcı adalet sisteminin işleyişini
sağlayacak temel mekanizma ise toplumun kendisidir.
Gelişmiş ülkelerin pek
çoğunda suç mağdurlarının zararlarının
karşılanması için kamu hazinesi veya sosyal güvenlik sistemi üzerinden
desteklenen fonlar kurulmuş[2],
sivil toplum örgütleri de bu alanda çalışmalara katkı sağlamaktadır[3].
Cezaevlerinde bulunan
mahkumların mağdurların zararlarının giderimine katkı sağlamalarına ilişkin
düzenleme ve çalışmalar onarıcı adalet anlayışı kapsamında
değerlendirilmektedir. Bu konu özellikle Anglo-Sakson hukuk sisteminin hakim
olduğu ülkeler başta olmak üzere birçok ülkede uygulanmaktadır.
Aşağıda ayrıntılı
bilgileri verilecek olan ülkelerde suç
mağdurlarının zararlarının tazminine yönelik oluşturulan fonlara, cezaevlerinde çalışan
mahkumlara ödenen ücretlerden yapılan kesintilerden aktarım yapılmaktadır.
İngiltere’de, mahkumların cezaevinde çalıştıkları dönemde
elde ettikleri gelirlerden vergi ve bir kısım zorunlu kesintiler yapılması
uygulaması yapılmaktadır. Bu kapsamda yapılan kesintilerden biri de suç mağduru
destek fonu kesintisidir. Buna göre mahkumun cezaevinde bulunduğu dönemde iç
hizmetler ve işyurtlarında yapmış olduğu çalışmalar kapsamında elde ettiği
gelirinin %40’ı suç mağduru destek fonuna aktarılmaktadır. Bir mahkumdan
belirtilen oranda kesinti yapılması halinde kişi başı haftalık 20 paundluk bir
katkı sağlanmaktadır. Ulaşabildiğimiz
verilere göre İngiltere’de çalışan mahkumlardan yapılan kesintiler sonucunda 2012
yılı Mayıs ayı itibariyle 383.000 Paund[4], Eylül
ayı itibariyle 750.000 paund[5] tutarında
bir paranın fona aktarılmıştır. Bu bilgiler ışığında yıllık yaklaşık 1.000.000
Paund para aktarıldığı anlaşılmaktadır.
Amerika Birleşik Devletleri, federal devlet
olmasının da etkisiyle iki başlı bir cezaevi sistemine sahiptir. Bu kapsamda
hem federal devlete hem de eyaletlerin kendilerine bağlı yerel cezaevleri
vardır. Amerikan Federal Cezaevi sistemine dahil olan cezaevlerindeki mahkum
çalıştırma sistemi Federal Cezaevi Endüstrisi Kurumu (marka adı UNİCOR)
tarafından yürütülmektedir. Gerek federal cezaevlerinde gerekse eyaletler
tarafından yönetilen cezaevlerinde bulunan mahkumlardan elde ettikleri
ücretlerden vergi, cezaevi dışındaki ailesi, mahkum çocukları yardım fonu ve
suç mağdurları destek fonuna aktarılmak üzere kesintiler yapılmaktadır[6].
Bu kesintiler arasında yer alan suç mağduru destek fonu kesintisi %20
oranındadır[7].
Örneğin sadece Güney Karolina eyaletinde mahkum ücretlerinden yapılan
kesintilerden mağdur destek fonuna aktarılan tutar 1999 yılı verilerine göre yıllık 1.500.000
Amerikan doları seviyesindedir[8].
Fransa’da suç
mağdurlarına destek fonu için yapılan kesinti oranı ise %25[9]tir.
Yine Avustralya[10]’da
benzer şekilde suç mağdurlarına destek fonuna aktarılmak üzere mahkumların
ücretlerinden kesinti yapılmaktadır.
Konu Türkiye açısından
değerlendirildiğinde, ülkemizde suç mağdurlarının ekonomik olarak
desteklenmesine ilişkin müstakil yasal bir düzenleme bulunmamaktadır. Bir suçun
mağduru olan kişi suç mağduru olduğu için değil, sıradan muhtaç biri gibi
sosyal yardımlaşma ve dayanışma fonlarından yardım talep etmekte ve kabul
görmesi halinde yardım alabilmektedir. Bir suçun mağduru olması bu yardımı
almasında özel bir ayrıcalık ifade etmemektedir.
Türkiye’de suç
mağdurlarının desteklenmesine ilişkin düzenlemeler 5402 sayılı Denetimli Serbestlik Hizmetleri
Kanununda yer almaktadır. Bu kanunun 12 ve 13’üncü maddelerinde, denetimli serbestlik
müdürlüklerinin suçtan zarar gören kişilerin karşılaştıkları psiko-sosyal ve
ekonomik sorunların çözümünde danışmanlık yapmak ve bu kişilere yardımcı olmak
görevleri bulunmaktadır. Kanunun 17’nci maddesinde ise, koruma kurullarının
müdürlüklerden iletilen suçtan zarar gören kişilerin karşılaştıkları sosyal ve
ekonomik sorunların çözümü ile görevli oldukları ifade edilmiştir. Koruma
Kurullarına herhangi bir fon verilmediği için, suç mağdurunun zararının
giderilmesi hususunda, sadece, farklı
kurumlardan gelen kurul üyeleri mağdurun durumundan haberdar edilmekte ve
mağdur bu kurumlara yönlendirilmektedir.
Türkiye cezaevlerinde
bulunan mahkumlar işyurdu ve iç hizmetlerde çalıştırılmak suretiyle ekonomik
kazanç elde etmeleri sağlanmaktadır. Türk işyurdu sisteminde mahkumlara ödenen
ücret diğer ülkelerde olduğu gibi gündelik olarak hesaplanmaktadır. Ödenecek gündelik
ücret ise İşyurdu Yüksek Kurulu tarafından belirlenmektedir. Buna göre İşyurdu
faaliyetleri kapsamında çalıştırılan mahkumlardan çıraklara 7, kalfalara 7,5 ,
ustalara ise 8 TL gündelik ödenmektedir.
Bu rakamlar az gözükse de çalışan mahkumlardan günlük iaşe bedeli istenmemekte
ve yıllık kar payından faydalanmaları sağlanmakta, böylelikle gündelik sağlanan
menfaat 15 TL’yi geçebilmektedir.
Adalet Bakanlığı verilerine göre Türkiye’de 2014 yılında çalışan
mahkumlara toplam 18.148.308 TL yevmiye ödenmiştir. Bakanlık verilerinde kaç
adet yevmiye ödendiği belirtilmemiştir. Gündelik rakamları nazara alındığında
ödenen yevmiye adedinin 2.000.000’dan fazla olduğu anlaşılmaktadır.
Türkiye cezaevi
sisteminde mahkumlar işyurtlarınının yanında ücretli olarak iç hizmetlerde de
çalıştırılmaktadır. İçhizmetler, cezaevi idaresinin kâr elde etmediği işler
olan, cezaevi yemekhanesi, idari kat
hizmetleri, temizlik işleri, berber ve terzi gibi hizmetlerin yürütülmesini iade
etmektedir. İç hizmetlerde ödenen ücret ise günlük 6 TL'dir. Özellikle kapalılar olmak üzere
birçok cezaevinde iç hizmetlerde çalışan mahkum sayısı işyurtlarında
çalışanların sayısına yakın olmaktadır.
Yukarıda bahsedilen
veriler nazara alındığında Türkiye’de, oluşturulacak bir mağdur destek
fonuna mahkum ücretlerinden kesinti
yapılarak katkı sağlanması mümkündür. Bu durumunda, mahkum gündeliklerinden sadece
1 (bir)’er TL kesinti yapılarak fona aktarılması halinde bile fonda yıllık en
az 3.000.000.TL para toplanacaktır[11].
Türkiye’de, oluşturulacak bir suç mağdurları
destek fonunun yönetiminin kim tarafından yapılacağı sorusu gündeme gelecektir.
Kanaatimizce Denetimli Serbestlik Koruma Kurulları bu iş için uygun olacaktır. Bu
kurulların yasal alt yapısı ve kurullara katılanlar bu hizmetler için uygun
gözükmektedir. Bu kurullar eliyle suç mağdurlarının tespiti ve zararlarının
ekonomik olarak tazminine katkı sağlanması mümkün olacaktır.
[1] http://www.cte-ds.adalet.gov.tr/tavsiyekararlari/14.pdf
(Erişim Tarihi: 23.01.2016)
[2] Örneğin Avustralya : http://www.victimsofcrime.vic.gov.au/
, İngiltere: https://www.gov.uk/browse/justice/reporting-crimes-compensation
[3] Örneğin Prison Fellowship İnternational, bu derneğin
onarıcı adaletle ilgili internet sitesi için bkz. http://restorativejustice.org/
[4] http://www.independent.co.uk/news/uk/crime/383000-of-prisoners-pay-used-to-fund-victim-support-7804321.html
(Erişim Tarihi : 23.01.2016)
[6] Bkz. http://www.unicor.gov
, https://www.bop.gov ,
[7] Encyclopedia
of Prisons and Correctional Facilities, editör: Mary Bosworth, SAGE
Publications, London 2005, s. 731.
[8] http://www.doc.sc.gov/pubweb/victim_services/news1199.jsp
(Erişim Tarihi: 23.01.2016)
[9] http://www.prisonobservatory.org/upload/PrisonconditionsinFrance.pdf,
s. 29. (Erişim Tarihi: 23.01.2016)
[10] http://www.csi.nsw.gov.au/Documents/8%202%20Inmate%20wages%20-%20UpdateAugust%202015%20Internet.pdf (Erişim Tarihi: 23.01.2016)
[11] Bu hesapta İşyurtlarında çalışan mahkumlara ödenen
gündelik sayısı asgari 2.000.000, iç
hizmetlerde çalışan mahkumlara ödenen gündelik sayısı ise 1.000.000. adet
olarak hesaplanmıştır. Olması gereken rakamlar bunların üzerindedir. Ancak
bakanlık verilerinde yer almadığı için mevcut verilerden asgari rakamların
tespiti ile buna göre hesap yapılması cihetine gidilmiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder